Haşeratör 1 - Blax 0
Uzun zamandır küstüm Dreamworks ile. Bu küslük hali, ilk (ve sanırım tek) oyunları olan Neverhood yüzündendi. Bir stop-motion şaheseri olan Neverhood'u oynayıp, ondaki yaratıcılığa aşık olduktan sonra Dreamworks'ün artık sadece Hollywood filmleri yapacağını öğrendiğimde çok üzülmüştüm. Büyük işler bekliyordum DW'ten, onlar ise büyük biraderin kollarında bulmuştu huzuru. Ayıptı.
İkinci kez aramızın bozuluşu ise Dreamworks'ün animasyon filmleriyle oldu . Herkesin bayıldığı Shrek'leri ben sevemedim (evet, o koca gözlü Çizmeli Kedi sahnesi bile sevdiremedi bana). Yapay ve soğuk idiler.
Bu yanda ise 2 yılda bir çıkardıkları işleriyle kendilerini aşan, beni mest eden Pixar vardı. Diğer tarafta ise Finding Nemo'nun iki ay ardından Shark Tale diye bir garabeti piyasaya süren Dreamworks. Resmen "Pixar balık yaptı, insanlar sevdi, biz de balık yapalım, bizimkini de sevsinler!" düşüncesi kokuyordu buram buram. Çok ayıptı.
"Pixar'dan -ilk başta biraz korkacak olsam da- babam çıksa yerim" diyen ben, üzerinde Dreamworks yazan her türlü animasyona burun kıvırdım. Taa ki bu akşama, 4 saat öncesine değin.
Bir firmanın düzenlediği gala gösteriminde Over the Hedge (Türkçe'si Orman Çetesi)'in olduğunu öğrendim Tuğbek'ten. Bir saat sonra sinemadaydık. Tescilli bir animasyon manyağı olarak, açıkçası bir süredir farkındaydım filmin. Ama hem Dreamworks işi olması, hem de son zamanlarda "aha da hayvanlı animasyonda para var!" diyerek cılkı çıkan Hollywood animasyonu ortamından soğuduğum için pek bir şey beklemiyordum filmden. Daha fazla yanılabilir miydim acaba diye merak ediyorum şimdi.
Film hakkında size hiçbir şey söylemeyeceğim. Bir oyunun veya bir filmin "sizi korkutacağını", "güldüreceğini", "şaşırtacağını" veya "onu vasat bulacağınızı" söylemenin bile duygusal anlamda beklenti yaratan, "duygusal bir spoiler" türü olduğuna inanıyorum çünkü. Size tek söyleyebileceğim, eğer animasyonlardan azıcık hoşlanıyorsanız, şu kadarcık bile olsa [parmaklarımla "çok küçük" işareti yapıyorum şu an] Over the Hedge'e bu Cuma gidin. Vakit kaybetmeyin. Koşarak, taklalar atarak girin sinema gişesinden içeri (yok, içeri olmayacaktı). Bunu söylediğime inanamıyorum ama, bu akşam benim nezdimde Dreamworks neredeyse Pixar'ın seviyesine ulaştı (neredeyse).
Bu arada, ufak bir hatırlatma ve tavsiye: Filmin dublajsız versiyonuna gidiyorsunuz değil mi? Biliyorsunuz bu tür "çocuk" filmlerinde yüzmilyonlarca "çocuk" olur. Ve çocuklar film izlemeye gelmemiştir. Onlar bizi dürtmeye, kulağımıza bağırmaya ordadır. Bunun için maaş almaktadırlar meçhul makamlardan. O yüzden bu tür filmlerde çocuk sayacını minimumda tutmak hayırlıdır (geiger sayacı gibi birşey). Bunun için bulduğum iki yol:
A- Animasyon bir filmin dublajlısına ASLA gitmeyin! (zaten gidilmemeli, kesin M. Ali Erbil seslendirmiştir birilerini. Mazallah, dağlara taşlara...)
B- Mümkün mertebe geç seanslara gidin (Profilo'nun gece 1 seansı idealdir. Gerçi o seansa bile çocuğunu getiren manyaklar gördüm. Böyle düşüncesiz ebeveynleri Tekken kombolarıyla dövmek gelir içimden (Tekken 5 komboları ama, Tag Tournament az gelir) ).
Bugün itibariyle, Blax'ın son bir yılda izlediği en iyi beş film listesi şöyledir:
1- Over the Hedge
2- Crash
3- V for Vendetta
4- Howl's Moving Castle
5- Eternal Sunshine of the Spotless Mind
Not: Bu akşam bir daha gittim filme. Ve anladım ki, bu tür filmden azami zevk almak için A) Hepsi 20-30 yaşları arasında yüz tane IT sektörü çalışanıyla birlikte seyretmek gerekiyormuş. Filmde bir tek ben kıkırdadım, o da önceki gidişimde en çok güldüğüm sahnelerde. Salonda toplam 10 kişi vardı, 4'ü çocuk, haliyle hiç zevk alamadım (çocuklar minimum ses yaptığı halde). B) Ne olursa olsun, dublajlı animasyona bir daha gitmeyeceğim. Filmin oynadığı bana yakın tüm
salonlar dublajlıydı, ve dublaj ne kadar başarılı olursa olsun, orijinalinin verdiği hissi veremiyor.
İkinci kez aramızın bozuluşu ise Dreamworks'ün animasyon filmleriyle oldu . Herkesin bayıldığı Shrek'leri ben sevemedim (evet, o koca gözlü Çizmeli Kedi sahnesi bile sevdiremedi bana). Yapay ve soğuk idiler.
Bu yanda ise 2 yılda bir çıkardıkları işleriyle kendilerini aşan, beni mest eden Pixar vardı. Diğer tarafta ise Finding Nemo'nun iki ay ardından Shark Tale diye bir garabeti piyasaya süren Dreamworks. Resmen "Pixar balık yaptı, insanlar sevdi, biz de balık yapalım, bizimkini de sevsinler!" düşüncesi kokuyordu buram buram. Çok ayıptı.
"Pixar'dan -ilk başta biraz korkacak olsam da- babam çıksa yerim" diyen ben, üzerinde Dreamworks yazan her türlü animasyona burun kıvırdım. Taa ki bu akşama, 4 saat öncesine değin.
Bir firmanın düzenlediği gala gösteriminde Over the Hedge (Türkçe'si Orman Çetesi)'in olduğunu öğrendim Tuğbek'ten. Bir saat sonra sinemadaydık. Tescilli bir animasyon manyağı olarak, açıkçası bir süredir farkındaydım filmin. Ama hem Dreamworks işi olması, hem de son zamanlarda "aha da hayvanlı animasyonda para var!" diyerek cılkı çıkan Hollywood animasyonu ortamından soğuduğum için pek bir şey beklemiyordum filmden. Daha fazla yanılabilir miydim acaba diye merak ediyorum şimdi.
Film hakkında size hiçbir şey söylemeyeceğim. Bir oyunun veya bir filmin "sizi korkutacağını", "güldüreceğini", "şaşırtacağını" veya "onu vasat bulacağınızı" söylemenin bile duygusal anlamda beklenti yaratan, "duygusal bir spoiler" türü olduğuna inanıyorum çünkü. Size tek söyleyebileceğim, eğer animasyonlardan azıcık hoşlanıyorsanız, şu kadarcık bile olsa [parmaklarımla "çok küçük" işareti yapıyorum şu an] Over the Hedge'e bu Cuma gidin. Vakit kaybetmeyin. Koşarak, taklalar atarak girin sinema gişesinden içeri (yok, içeri olmayacaktı). Bunu söylediğime inanamıyorum ama, bu akşam benim nezdimde Dreamworks neredeyse Pixar'ın seviyesine ulaştı (neredeyse).
Bu arada, ufak bir hatırlatma ve tavsiye: Filmin dublajsız versiyonuna gidiyorsunuz değil mi? Biliyorsunuz bu tür "çocuk" filmlerinde yüzmilyonlarca "çocuk" olur. Ve çocuklar film izlemeye gelmemiştir. Onlar bizi dürtmeye, kulağımıza bağırmaya ordadır. Bunun için maaş almaktadırlar meçhul makamlardan. O yüzden bu tür filmlerde çocuk sayacını minimumda tutmak hayırlıdır (geiger sayacı gibi birşey). Bunun için bulduğum iki yol:
A- Animasyon bir filmin dublajlısına ASLA gitmeyin! (zaten gidilmemeli, kesin M. Ali Erbil seslendirmiştir birilerini. Mazallah, dağlara taşlara...)
B- Mümkün mertebe geç seanslara gidin (Profilo'nun gece 1 seansı idealdir. Gerçi o seansa bile çocuğunu getiren manyaklar gördüm. Böyle düşüncesiz ebeveynleri Tekken kombolarıyla dövmek gelir içimden (Tekken 5 komboları ama, Tag Tournament az gelir) ).
Bugün itibariyle, Blax'ın son bir yılda izlediği en iyi beş film listesi şöyledir:
1- Over the Hedge
2- Crash
3- V for Vendetta
4- Howl's Moving Castle
5- Eternal Sunshine of the Spotless Mind
Not: Bu akşam bir daha gittim filme. Ve anladım ki, bu tür filmden azami zevk almak için A) Hepsi 20-30 yaşları arasında yüz tane IT sektörü çalışanıyla birlikte seyretmek gerekiyormuş. Filmde bir tek ben kıkırdadım, o da önceki gidişimde en çok güldüğüm sahnelerde. Salonda toplam 10 kişi vardı, 4'ü çocuk, haliyle hiç zevk alamadım (çocuklar minimum ses yaptığı halde). B) Ne olursa olsun, dublajlı animasyona bir daha gitmeyeceğim. Filmin oynadığı bana yakın tüm
salonlar dublajlıydı, ve dublaj ne kadar başarılı olursa olsun, orijinalinin verdiği hissi veremiyor.
Yorumlar
izlerim tamam :)
ayrıca orada bir domuz görüyorum, sansür lazım, günah.
Crash
Howl's Moving Castle
Hnn hemen bulup izlemeliyim bu filmleri =)Efem böyle film önerilerinizi de bekliyoruz. Filme açız biz :p
Eternal sunshine of the spotless mind ise sürekli izlemem gerektiğine inandırıldığım, bir gün bir yerde bulup izlediğimde ise büyük ihtimalle başyapıt olarak nitelendireceğim bir film olacak. Bekliyorum o günü.
Blaxis, görüşlerin için teşekkürler.
Ama ilk 5'deki sıralamayı sarsacak kadar iyiyse bir şans vermem gerekiyor sanırım :)
Shark's Tale'de güldüğüm kadar gülmemiştim ben Nemo'da. Gerçi Nemo pek komik de sayılmazdı, duygusaldı daha çok. Shark's Tale'da daha fazla ayrıntı ve espri yakalanabiliyordu (Deniz altındaki şehirde Suşi satan restoran gibi :p)
Bu arada dublaj konusuna katılmıyorum Sinan Abi, Ice Age'in dublajı orjinalinden çok daha komikti mesela :)
Bize Ice Age 3'ü çeksinler mümkünse.